sınıfın en köşesinde oturuyorum
sessiz,bütün,karanlık ve siklemezim
pencereden mide bulandırıcı bir güneş ışını yüzüme vurmakta
"hassiktir" diyorum "şu amına koduğumun perdesini çekin,bu güneş ışınları yüzümü yaracak yoksa!"
"terbiyeli ol,babanın uşağı yok" diyor ön sırada oturan şişko kız
"tamam" diyorum "kes şu zırvalığı da çek şu lanet olası perdeyi"
"çekmiyorum" diye cevaplıyor şişko kız,
"ALLAH KAHRETSİN SENİ,DURAMAM BURADA FAHA FAZLA!" diye bağırıyorum
"ne halin varsa gör,dağdan inme öküz" diyor,ve sınıftaki herkes gülüşüyor..
"ne oldu?" diye bağırıyorum sınıfa "çok mu komik?" , "dağdan inme bi hayvanım ben,ne olmuş yani?,benim suçum değil gökdelenlerin dikilmesi,spor salonlarının yapılması,savaşların çıkması,ucuz aşkların varolması,terörün hala bir varoluşluk olarak bilinmesi,bütün insanların kira ödemeleri,bazı çöpçülerin götlerinde donu bile olmaması.."
büyük bir şaşkınlık içinde susuyorlar,bütün gözler hızlı bakışmalarla yer değiştiriyor,bir göz diğerine 2 saniyeden fazla bakmıyor ve kafalarda soru işareti olmuş Fahri nasıl olduda konuşabildi böylesine.. Kimse birşey anlamamıştı..
"İzninizle öğretmenim" diyorum "duramam burada daha fazla"
"Allah belanı versin senin diyor" "Senin gibilerle asla devrimi gerçekleştiremeyeceğiz!"
sınıftan çıkıyorum,barakama yollanıyorum..birama devam ediyorum. muhtemelen yanıldığımı zannediyorlardı,bozguna uğratmıştım onları