Sayfalar

17 Ekim 2015 Cumartesi

büyük solucan

gerçekten zamana ihtiyacım var
biraz daha umursadığımı hissetmen için,
bir kaç sayı daha koyuyorum kalbime
göz kıpırtılarını duyuyorum
hepsi gelip geçiyor
şiirlerimi okuyorum insanlara ve dinler gibiler
halbuki umursamıyorlar ve bende umursamıyorum
dostum,hakikaten her şeyi kenara bırakmalıyım
soruyorum sana,
sen de yazar mısın bir kaç kelime
karalar mısın defteri kirletir misin?
yok mudur senin için bir yol kendini kanıtlaman için
yada müziklerin çok mu iç karartıcı?
kalbinden geliyor değil mi bütün bunlar
bu zarlar ve bu dolambaçlı yollar
hileli,zarar görmüş,
itiraf etmeliyim ki beynim sarsıldı artık
bütün bunlar içi boş labirentler ve hayat
kalbimin içinden artık merak fırlamıyor
kabullendim ve devam ettim cennetin uyuşturucusuna

herkes öldü,herkes öldü
karlı akşam üstünün ayazının altına gömüldü
karlar kapadı kanları ve üstüne bastık cesetlerin farkına varmadan
sahip olduğumuz tüm düşleri geride bıraktık
bütün insani hislerimizi bıraktık ve
yeteri kadar paramız olduğunda et yedik,et yedikçe hayvanileştik
allahın belası bir kafesin içine atılmıştık
büyüdükçe o kafesten çıktık ve en sonunda
kapıyı çaldık ve içeri girdik
bizim için yemek hazırlıyorlardı
lanet patates ve mantar,lezizdi ve çıldırtıcı bir akşamdı,
çıldırtıcı bir akşamdı
bunun bir ismi yok,herkes çıldırmış olmalı artık
hayat etüdüm de sıradan bir gün daha