23

güneşli bir sabaha uyanacağımı bile bile yatağıma yattım
hiç bir planım yoktu yıllar sonra ilk kez
inine çekilmiş bir ayı gibi hissedeceğimi biliyordum
uyandığımda trafiğin gürültüsünden saatin 10 olduğuna kanaat getirdim
saat 10:06'ydı.

güneşli bir günde ne yapılabilir ki diye sordum kendime
zaten yeterinde can sıkıcı ve mide bulandırıcıydı
hiç okunmayacak bir yazı yazmayı kafama koymuştum
iyi bir kahvaltı peşindeydim
sigaram yoktu
param da.
mümkün görünmüyordu çavdar tarlasının sonundan uçuruma atlayan çocukları kurtarmak

tire

aşk bazen en sert materyal yer yüzünde

insanın boynuna inan

insanın söylediği yalanın, aynı anda

mucize ve kabus olma durumu

milyonda bir olsa da

sadece sarhoşken farkında olmazsın

tire koyar gözardı ettiklerinle buğuşursun

aşk hadi benimle gel durumu bazen

sus artık veya ''neden'' sendromu

blues'un bu yuzden var olduğuna inanıyorum

denemeye karar verdiğin an ahmak damgasını yersin

tanrı sınav kağıdını kaybetmiş senin

at yalanı sikeyim inananı durumu

daha önce söylediğim gibi

ağladığını duyamıyorum

yanlış hedef dünyada
insanların arasındaki bit yeniği gibi hissediyorum
sinsilik fışkırıyor düşüncelerimden
hep bir kurtulma çabası fakat
daha önce kırılmamış bir duvar tarafından örülmüş her yer
değişik müzikler kulağıma ilişiyor
düşmancıl bakışlar her gün bana karşı
gülen suratların ardında her zaman bir şeyler yatar
güneşli bir ikindi vaktinde hayatımı sorguluyorum
nereye geldim ve elimde ne var diye
hiç bir şeyi desteklemiyorum
kendi boktan krallığımda hükum sürüyorum