Sayfalar

4 Eylül 2011 Pazar

kızıl gölgeler


sımsıcak gecenin tek soğuk nefesiyim. odadan odaya hücum ediyor düşüncelerim. gözlerim odakta yine. peşi sıra kovalamacada olan kelimeleri takip ediyor. anlamsızca birkaç kelimenin sonuna gelen noktayla duraksıyor. yanıp sönen kısa çizgi çok lirik geliyor bana. küçük çocukları sevindirmek geliyor aklıma. sanki yarın sabah artık düşünemeyecekmişim gibi bir his var içimde. ''artık bitti benden bu kadar hadi eyvallah'' tarzı bişey.

yanaklarımı çevreleyen 3 günlük sakal ve uzun kollu kıyafetim güven veriyor. telefonlar çalmıyor şarjları bitiyordu. kimseyle konuşmuyor ama yaşıyordum.
telefonlara da güvenemezdim artık. içimizdeki irlandalılar diyorum bu duruma. ve yıllardır değişmeyen başlık altı. duygusal demokrasi. demokrasinin duygusalı mı olurmuş?

doğru harfi bulmak için gecelerce ''sola bakan ok'' tuşuna misafir oldum.
parmaklarım uyuşana dek bastım tuşlara.

iyi giden yazı şarampole yuvarlanan bir bisikleti andırıyor bana. taslaklarım cephanem.