Sayfalar

9 Eylül 2011 Cuma

Bir tabak kavurma ve bir bardak şalgam

bu vucüt yalnızlığa alışık,insanların pisliğinden haberdar. yaşlı bir tilki gibi bekliyor köşede,sırasını kolluyor ve bu ucuz şair biliyor neler yapabileceğini ve aynı zamanda neler yapamayacağını.. dövebileceğin adamlar olduğu kadar dövemeyeceğin adamlarda var,sikleme. bırak çocuklar dışar da oynasın,sen bahçende kal,bak fakat ama görmemezlikten gel.bazı şeylerin kader ile alakası olabilir fakat inin her zaman seni bekler.orada korunabilirsin bir çok şeyden. ben sıradan bir insanım,dümdüz,beynimde kopan fırtınalara dilim tepkisiz. aynalarım çatlak kalbim kırık,bazı şeyleri eli sopalı öğretmenlerden öğrendim,boğanın peşimde koştuğu çok oldu ama artık bunların hiç biri bana hiç birşey hissetmiyorum. şüpheler furyasının eylül sayısında,yine bir farklılık yok.ay tas aynı çorba.umrumda değil,bildiklerim var. gecenin köhnesinde allahın belası kaldırımlarda yürürkende bildiğim birşey vardı,nokta koymadan da sürdürebilirim bunları. farazi belki de zihnimdekiler ama en azından teoriler'inde gerçekleşme ihtimali var. televizyonlarda gördüklerimiz,dışarda,sokaklarda,caddelerde,kafelerde. gördüğümüz o şeylerden bahsediyorum,onların sayesinde böyleyiz. Denemek bisey kaybettirmeyecektir,sadece tetigi çekin ve biraz hayat dolsun kalbiniz.