Sayfalar

28 Şubat 2016 Pazar

kendi penceremden

Bombayı üzerimden çıkardığımda
Sakallarım uzun ve bakımsızdı
Bir mağaraya saklanmış,bekliyordum sabah olmasını
Yatağa uzanıp
'Hakkın yoktu' dedim kendi kendime
Ama,olur böyle şeyler,
Esintili gri gökyüzü geldi aklıma
Orada asılı kaldı
Ve sabah uyandım aynı günaydınsızlıkla
Herşey hala aynı,herşey yalanlaştı yine
Ve
Şiirler de gün geçtikçe çoğalıyor
Bir sığınak haline getirdim burayı
Alametler ortaya çıkmaya başladı
Bütün bu hüzünbazlar kapımı çalmaya başladığında
Panik yapmadım,tanıyordum hepsini

kemikler ve tozlar 2

bütün kelimeler tüketildi
herşey geleceği anlama çoktan geldi
ve yeni bir tanımlama yok 
aklıma bile gelmiyor üstelik
kahpe bir saldırı hissediyorum geceleri
kalbimin tüm odalarına,
engel olamıyorum
bu evde içimi sömüren bir şey var
ve bu bana iyi gelmiyor,
kalbimin anahtarını bulabilsem keşke
çeker alır bir de ben atarım çöplüğe
şimdi yaslan arkana yaslanabilirsen
iğneden bir iskemleye
rahat yok ki,
hayattaysan,büyük çoğunlukla
yani yaşıyorsan,tabi gerçek anlamda,
kolay olmayacak
hayattaysan ders alacaksın
her gün ayrı bir ders kardeşim
ve gülüp geçiceksin
ama o gün gelene kadar 
ağlayacaksın,
bomboş bir evde,
aynanın yanında ki yapayalnız kalmış
diş fırçanla birlikte,
lanet diş macunu bile orda olmayacak,
en sevdiklerinde
öleceksin yalnızlıktan kardeşim,
kemiklerin toz olacak.

23 Şubat 2016 Salı

Düz yazımsı şiir sanırım bir hayat tarzı

Eskisi gibi saf ve hayalleri yüksekte olmayan biri olabilir miyim?
Terkedebilir miyim özgür savaş alanı mı?
İnsanın başına bir iş gelince anlar değerini,bu böyledir,asla değiştiremezsin.

Sanırım kendime izin vermem gerek,içimde,ruhumda bi yerlerde sakin kalmayı dileyen bir mağara var.Bir zamanlar sahip olduğu sessizliğe tekrar sahip olmak istiyor,sessizliği kulaklarımda çınlıyor.Kaldıramıyorum.
Sıradan bir sabaha,gün ışığına sahip olmayalı kaç gün geçti? Aslında bakarsan benim savaşım içimde çoktan bitmiş olmalı. Gelebileceğim yere geldim ve bundan ötesi yok.Herşeyin farkındayım ama engel olamadığım arzularım beni dar ağacına götürüyor,hepsi bu. Beynimi acıtıyor,gözlerimi,kemiklerimi,ayaklarımı. Ve o kadar katlanılmaz geliyor ki herşey,şu sabah odamın içine giren parlak güneş ışıkları özellikle,içimden 'tamam,benden buraya kadar' demek geliyor. 

On üç önemli bir yaştır,on üç yaşında bir insan dışarı çıkar,sokakta futbol oynar,internet kafeye gidip counter strike oynar. Bunlar belkide sıradan her çocuğun yapması gereken şeyler. Fakat Nerde hata var? 2009 Nisan'dı. Beyaz Zencileri elime aldığım ilk günü hatırlıyorum,o sayfaları açtıktan sonra hiç birşey eskisi gibi olmadı. Herşey birden tepe taklak oldu sonra çalkalandı ve anide yere çakıldı. Ve ben o dünyanın altında kaldım. Baktığında ilginç bir hayat keşfediyorsun,diğer yandan bir elin yağda diğeri baldayken anlamsız bir iç dünya kargaşasının içinde buluyorsun kendini,henüz pek gelişmemiş algılarınla,düşüncelerinle farklı zihinleri beynine empoze ediyorsun. Ve evet,daha sonra kanına karışıyor,en sonunda sana sahip oluyor asla terketmemek üzere. 
Herşeyin bir sırası vardır bu yaşamda,birşeyi inşa etmeye en tepeden başlayamazsın,fiziğe aykırı ve aynı şekilde bu da doğanın oyununa aykırı. Ama ben en tepeden inşa etmeye çalıştım,tepeden aşağıya doğru büyümek istedim. Ama tek başıma gelen şey,bir zeplin gibi yere çakılmak oldu. 

çabalar çabalar

fetret zamanları oldu burda sıkça
kimsenin yüzüne bile bakmadığı
soğuk ve sıcak zamanlar geçirdi
burası
ben,
bütünleşmiş gibiyim,
yalnız insanların
yalnızım tabi
ortak kaderidir
beyaz sayfalar
kalemler,
varsa müzikleri
çabalar bir sonuca varmıyorsa
bugün bunu anladım;
çabalar hiç bir işe yaramıyor

10 Şubat 2016 Çarşamba

Kutudaki adam

Burası bir sığınak oldu duygularıma,benliğime 
Biriyle konuşmak istediğimde 
ihtiyacımı giderdiğim bir deli duvarıydı
Kendime on dakika veriyorum bu kıyametten arda kalmış can çekişen yerde
İyi bakarsanız görürsünüz yerde boş kovanları
,ölü bedenleri
Kutudaki adam vardı
Döşemenin altına gizlenmiş magnumu aldı,şakağına dayadı 
Ve o artık yok bu yedi yıl önceydi
Bütün bunların yanında artık zamanın biriktiğini
ve benim için ağırlaştığını hissediyorum
artık elimi arkaya uzatıp kolaylıkla alamam istediğimi
bir fikire ihtiyacım var,bir yardım eline
soru işaretlerini kendim tekmeledim aklımdan
Ama hayat zaten boktan
Ve atışmalarda hep haksız bulunan taraf bendim
Bendimi çiğnedim ve yattım yatağıma
İnsan her zaman yalnızdır

9 Şubat 2016 Salı

Bir umudun yakasında

Bir umudun yakasında
İliklenmemekteyim
Bütün taşlar yere düşmüş
Sürüklenmekteyim
Camı açtım boğuluyorum sanki
kurt kurda yem olur mu
dostum bunu yer miyim
Sokaklardan gelmedim
Annem vermezdi izin
Duvarlarım var
Çığlıklarım yerle bir etti
En hoyrat zamanlarımda
müziğim vurdu kulaklarıma
Soğuktan donan ellerimi
Isıttım kalemimden namluda
Beynimde kelimeler büyümekte
Her şey yabanileşmekte
alışkanlıklarımı terkedemiyorum
Evet bununla baş edemiyorum
En çetin savaşı kendime verdim
Bir ormanın içindeyim
Ve Ormana hoş geldin
Ne yapsam zikzak sanki
Aldığım her nefes mızrak gibi
Kalbime batıp buzunu kıran
Gün geçtikçe daha da hissediyorum evvela
Hızla bir köşeyi geçtikten sonra
Arkama bakmamayı öğrendim
Ben her zaman bir soru işaretiyle yaşamayı öğrendim
Gördüğüm sahte manzaralar
Hevesimi kırsada
Üstüne gitmeyi seçtim
Anlatacak bir hikayem kalmadı artık
Muhtemelen ilk dörtlüğü bitirmek üzereyim
İyi bir müzik iyi bir beat
Hayatıma ayrılan müşfik sığınak
Saklandım kelimelerin ardına
Sahip olduğum tek şeyin arkasına
Kendimin ve cesaretimin
Yokluğunda anladım
Ben bir bok değilim