Sayfalar

28 Şubat 2012 Salı

birşeyler değişiyor içinde

bir ömür fani
sen kendine karların içinde ellerin ve kalbin buz tutmuş bir şekilde
zulmediyorsun bana ve hükmedemediğin duygularına
yarınlara daha ne kadar umut bağlayacaksın?
bu belki duvardaki bir diğer tuğla
ama gittiğim her yerde seni görür gibi oluyorum
sıram gelmedi henüz,büyük ve yaşlı kalbim senin bilinmezliğinin eşiğinde
sabahları uyanıyorum ve akşamımın leşini aynada görüyorum
umutlarım hergün kırılıyor,senssizlik korkusuna o kadar alışmışım ki
o boşlukta senin yokluğun var ve korkuyorum birinin doldurmasından
ellerim kolu bağlı çoğu zaman ve ağlamak için o kadar üşeniyorum ki
gözyaşlarım da saklısın,belkide o dur ağlayamıyor olmamın sebebi
yada ağlamak nedir ki,ağlamak seni bana getirmeyecektir
ama senin uğruna hibe ettiğim mücevherlerimi bir bilsen,hak verirdin bana
inatçı ve tanınmaz bir insan aynanda gördüğün
o sen değilsin ve sen olmak için daha çok zamanın var
ve paralel olarak bende seninle yolculuk ediyorum uzaklara
bilmiyorsun ama yürürken ardındaki gölgenim ben senin
hep ardındayım,sanki ne kadar kabul etmekten çekinsem de
ben anladım,senin peşinde devam ediyorum hayatıma

24 Şubat 2012 Cuma

standart


yana açmalarda göğüs ağrıları
kulağa girmeyen kulaklık
kulaktan düşen kulaklık
ağla , ağla ve ağla

bir cuma gecesi içine dök gözyaşını
kanına karışsın 4 günlük ergen odası oksijeni
dizeleri uzun dörtlükleri kısa tut
özüne dön ve ağla,yeniden ağla

soğuk parmakların gitmesin titreyen telefonuna
umut etme operatör zırvalarına
sırtını duvara yasla ve ellerinin üzerine otur
kan ve dumanla ağla, standart ağla

20 Şubat 2012 Pazartesi

kanka saclar duzgun mu¿

bir cok duygudan siyrildim ve simdi tam bir bas belasiyim.
kalem tutan parmaklarim belali bir yazar ve oldukca tehlikeli davraniyor.
ben iyimserken o tam bir savas suclusu.
sana sirk kosamam sevgilim sen milyonda bir yildizsin ve her gece gokyuzundesin ama hangi yildiz oldugunu kendinde bilmiyor,agliyorsun.
bakislarini kacirma ve bana gulumse fakat dikkat etmelisin sana soz veremem kendimden emin olacagim hususunda.

elime bir pompali tufek alip cavdar tarlasindaki cocuklari katledemem ama belki seni sevebilirim kucuk kiz.

17 Şubat 2012 Cuma

got adamin manifestosu vol.2

yol uzunsa 8 dakikalik bir sarki dinlemeyi tercih edersiniz ve piyano cok duygusaldir. emin olun gri bir havaya uyanirsiniz ve bir cumartesi daha yagmurludur. ardindan kalbinizdeki bosluk....

deginmek istedigimiz nokta budur bir cogumuz icin ve duygusal bir filmdir adeta.
bazen ayni seylero farkli yataklarda dusunursunuz geceleri.
bazen ayni sarkilari farkli kisilerle dinlersiniz.
yazmak ister yazamaz patlamak ister sonraya birakirsiniz.

eski kizi unutup yeni kiz beklersin fakat yeni kizda eski kizdan biseyler ararsin. butun kizlarin ayni oldugunu dusundugunde duraksar ve aptal bir gazagelen oldugunu anlarsin.

yazar yazar kaydedersin taslaklara. taslaklar yasar aski aciyi pismanligi.

gunler haftalara haftalar aylara birakti acilarimi ve hala o umut diyecek kadar fahise olmus duygularim.

ve evet kimse bilmez aslinda ayni seyleri yasadiginizi.

orospu cocuguyum sinirlerime hakim olsugum icin.
umursamaz tavir takinacak kadar UMURSAMAZ MİSİN gercekten guzelim?

belki zor bir sabah senin mesajinla uyanmak fakat hos geliyor bana bu fikir.

bir orospusun diyecek bana dostlar.
ihanetim kimseye degil tanriya oldugu kadar!

Still talkin' to myself
And nobody's home
AXL ROSE~GUNS N ROSES

ölü adamın aşk manifestosu vol.1


eski sevgilime bir şiir yazmaya karar verdim. ve bu yazı onunla ilgili. bilinçaltı gösterisi ve zamanın intikamı teması var

içimdeki tutkuyu öldürmeden gitmemeliydin tatlım
geceleri senin için akan gözyaşların bi önemi olmalıydı
nefretle harmanlamamalıydın yokluğunu
hep gördüm seni ama sen değildin o

sen zaten yoktun gittiğinde
ve diğer insanlar anlamıyorlardı beni
sen gittikten sonra herkese aşık oldum ama hiçbiri bir an bile sürmedi
ışıkları kapattım ve ağladım
karanlığı izledim ve ağladım


içimdeki tutku seni hatırlattı ve hala canlıydı
onu öldürmem gerekliydi ve bu seni öldürmem gerektiğini söylüyordu bana
her gece aklımın derinliklerinde katliam yaptım
üzgünüm kontrol edemedim duygularımı sana karşı
ve aşık oldum sana ardından can verdim karanlıklarda

gözlerimin içindeki ışığı alıp götürmüştün
ve küfrettim aynalara
ağır adımlar ve hızlı adımlar hiç bi zaman karar veremedim
senden kaçmalı mıyım yoksa zorlamalı mıydım şansımı?
manifesto gibiydi beynim, çelişki çöplüğü
içimdeki bu tutku can çekişmeye devam etti ve suçlu hissettirdi beni
karanlığı yeğler oldum ben de

yüzüm güldü belki ama buruk bir hevesti bu
duman gibi dağıldı gökyüzüne
parmaklarım alışmıştı bir kere seni yazmaya
vazgeçemiyordu kalbim senden ve çabalıyordu
hoşçakal demeyeceğini biliyordu belki, bu senin eserindi
seni istiyordum ve ağlıyordum
işler nasıl yoluna girecekti bilemiyordum

sanrılarımı büyüttüm ve hepsini düşman ilan ettim kendime
düşmanımdın artık ve sanrımdın
silüetin savaş demekti benim için ve suçlu değildim artık
dünyada yalnız değildim ben vardım ve seni yenebilecek güçteydim
belirebilirdin ara sıra ama nefretim gram azalmadı ve bilemedin bunu hiç
benden yoksun tattın belki tatlı duyguları
ama acılarının önüne geçemedi bunlar sende

çünküleri aradığını duydum ve güldüm
uzun zaman sonra yaptığımı hissettim bazı şeyleri
vazgeçebilmeyi çok sonra öğrendim ve paramparça kalp kırıklarıydı gündüzlerim
çevredeki insanlar teker teker önemini yitiriyor ve yoksullaşıyorlardı
belki şarkılar da düşmanlık besliyorlardı sana
önce aşık oldular ve şimdi nefret ediyorlar senden
hiç kırmadım ki kalbini diyemem fakat suçlu sensin hatıralarımda
(böyle hatırlama bizi)

içimdeki sen bitmeye yüz tutmuştun ve içimdeki melodi iyileştiğimi söylüyordu
benim olmana izin vermedim mi sevgilim?
benim olabilirdin her zaman ama bunu sen istemedin ve ben kahkahayı patlattım her seferinde
ve ağlıyordum o zamanlar
kalbim kırık ve evde yapayalnız kalmıştım çünkü
ellerini kalbimden çekmiştin ve buz kesmiştim

intikam beslemedım ve sert çocuktum sana karşı
yaşadım seni beynimin içinde ve uzaklaştım
kaçtım senden ve öldüm belki de zihninde.
ağlamadı belki kalbin ben öldüğümde
fakat sen ölmüştün benim için
ben öldürmüştün seni ve can çekişmiştin
yalvarmıştın acı çekerken
piyanolar eşliğinde katlettim seni..

10 Şubat 2012 Cuma

kapılar kırmızılara boyandı:


kapandı ışıklar dikildi son kadehler
sert gitti insanlar iz bıraktılar
aynaya tokat attım köhne gecede
ağır kaçtı ettiğim sözler iyimser kalplere

kafayı gömdüm beyaz kağıda
delirtti siyah klavye beni

umdum daha az acıtan kelimeleri her gece
bulamadım senden daha tuz biberini kalbime
göründü zincirin ucu bıraktı parmaklar birbirini
süslemedi rüyalarımı mahluk hüznünüz

umursamadı mı sandın kalp kırıntıları
kapandı göz indi perde siktir etti kalp
ağır kaçırdı küfürleri tez kaçırdı insanları
duygusal filmden bahsettim ve korkaklar saptı patikaya

durdum süzdüm söndüm yazarın kalbine
titredi dost gitar telleri
dağladı her seferinde çatlak kalbimi
her tını batırdı rıhtımları

şehvetin histerimi yenemedi ve gittin
kapılar kırmızılara boyandı

4 Şubat 2012 Cumartesi

süreç

mızıkanın müşfik sesi eşliğinde
aklımdaki lambaları yakıyorum
ve blues zihnimi harekete geçiriyor
sahte olmamaya çalışıyorum
ve aklıma yitik kadınlar geliyor
yitik kadınlar tablolarda yerini alıyor
ve bitap düşmüş aşklar ise resimleri çiziyor
el ele gezen insanlar o kadarda masum değil
bir nefretin başlangıcı olabilir bir aşk
aşk üzerine yazmak insanı rahatlatmaz,uçurur
bir nefretin başlangıcı bir mesaj da olabilir
bir telefon çağrısı üzerine kafa patlatmakta olabilir
bir beklentinin nefretle son bulması ve gerçekleşmesi olamaz ama
ömür biçilir aşkların üzerine
ben biçerim şahsen ve tutar da
bahardan yana umutluyum,hissetmek istediğim
özlediğim bir hafiflik hissi var
belki aklımı uzaklara götürür
yada sımsıkı bir el tutuşma anısı aklımdaki
hayalimdeki rüyaların önüne kadınlar set kurmuş sanki
aynı dişi üzerinde onlarca erkek uçuşabilir
ve sen de onlardan biri olabilirsin
bunu bir basitlik göstergesi olarak algılamamalısın
bu nefretin başlangıcı olabilir
anlatmak veya vurgulamak istediğim şey
pembe rüyalar veya kızılla son bulan aşklar değil
kastetmek istediğim şey
hayat istediğin şeyleri her zaman vermiyor
istediğin şeyleri her zaman elde edemiyorsun
belki biraz zaman ya da sabır
cömertçe sana galibiyeti verecektir
bilemeyiz fakat bekleyebilir(miy)iz
yemek arkası gibi rahatlatıcıdır umutlar
ve umutlar siyahlaşınca artık güneş doğar
bir damla göz yaşı akar yastığa
ve uyanılır patavatsız rüyadan
rüyaları unutursak işimiz kolay
lakin insan nasıl ırağı gözünün önüne getirebilir
ağırdan al kadınım bir araya gelebilecek miyiz acaba?
yada ben hayal dünyamı havaya uçurabilecek miyim?
yada sen burnunu bulutlardan uzaklaştıracak mısın?
bazen kendimi düşünüyorum aynaya bakarken
gözlerimde silüetin canlanıyor
dört veya beş müşfik ay biçiyorum
gönlümdeki yaşantına
ışıklar olabildiğince parlak bu gece
ve dökülüyor kelimeler sessizce
sahte değil hayatım ama ben başlı başına bir sahteyim
para aklayan bir serseri gibi
bir gammazcıyım aşkına karşılık kendimi yerin dibine koyan
ama bazı konularda çok ısrarcıyım
bu kadar olmasaydım,ne değişirdi emin değilim
yetersizlik illeti uzun zamandır var
ama insanlar bir şekilde gelmekte üzerime
bir damla göz yaşı dök çünkü özledin birilerini
o ben değilim
muhtemelen bulutların da yaşattığın bir insan
ama alışkınım kalabalığa en arkadan bakmaya

3 Şubat 2012 Cuma

istenmiyordum

amacım rap yazmak ya da rap yapmak değildi
doktora gitmek hobiyken doktor fobisi vardı ben de
2 satır ileriye gidemeyen eli kalemtutarlardan daha beterdi edebiyatım
satır atladım ve boşalttım cephaneyi sayfaların üzerine
mürekkep artıkları taştı beyaz kağıda
insan azmanları doldu mezarlara
pis boş kafalar doldurdu gencecik beyinleri
kamera gördü göz açıldı ağız
para gördü göz sürüklendi kalp

tökezledi tekrar insanlık bitmez tükenmez bu ahmaklık
bu sefer ben ateşledim fitili
bi dahaki sefer sen ateşle
diyelim uçurdum gökyüzünü havaya
ne geçti elime?
sahip oldun hisselere
ırzına geçtiniz beyinlerin
uçuruma boşalttınız cesetleri
geçirdiniz domuz bağlarını boyunlara
aldınız metreslerinize mücevherleri

rapi bitirdim ben yine bu gece
kasvete körükle gittiniz siz her gece
sabah ceset topladı rütbesizler yarım kalmış inşaatlarda
sıcak yataklarından kalkmadı pamuk prensesler
erken uyandı kahvaltı hazırladı iyi çocuklar

yazar yazdı
senti rap yaptı.